Türk halk müziğinin unutulmaz ismi Edip Akbayram
Türk halk müziğinin güçlü ve etkileyici sesleriyle tanınan, özellikle “Güzel Günler Göreceğiz”, “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” ve “Aldırma Gönül” gibi unutulmaz şarkılarıyla hafızalarda yer eden usta sanatçı Edip Akbayram, 2 Mart 2025 tarihinde hayata veda etti. Sanatçının ani ölümü, müzik camiasını ve geniş sevenler kitlesini derinden üzüntüye boğdu.
Akbayram için ilk olarak Harbiye Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenen anlamlı bir anma töreni gerçekleştirildi. Törenin ardından, kendisi için Teşvikiye Camisi’nde kılınan cenaze namazı ile sanatçı, Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Bu vefat, Türkiye genelinde büyük bir yas ve hüzün dalgası yarattı.
Sevenleri ve ailesi üzerinde derin izler bıraktı
Özellikle Türkü Akbayram, babasının kaybı ile büyük bir sarsıntı yaşadı. Hastanede yaşam mücadelesi veren Edip Akbayram’ın yanında bulunan ve onun en büyük destekçisi olan kızı, bu acıyı içtenlikle paylaştı. Türkü Akbayram, “Babama olan sevgim ve bağlılığım çok büyük. Ona veda etmek gerçekten çok zor ve içimde tarifsiz bir boşluk var,” diyerek duygularını dile getirdi. Babasının ölümünün ardından yaşadığı derin keder ve acı, onu bu zor zamanlarda daha da güçlendirmeye çalıştı.
İlk provadan paylaşılan fotoğraf ve yeni kararlar
Edip Akbayram’ın vefatının ardından uzun süre sahneye çıkmayan Türkü Akbayram, yeniden müzikle buluşma kararı aldı. Provalardan çektiği ilk fotoğrafını sosyal medya hesabında paylaşan genç sanatçı, bu adımını şu sözlerle açıkladı:
“Hayatın zorluklarıyla yüzleşmek ve yeniden sahneye dönmek benim için büyük bir adım. Bu süreçte yaşadığım acı çok derin ve içimdeki ışık sönmüş gibi olsa da, hayata tutunmak ve yoluma devam etmek zorundayım.”
Hayatın zorluklarına rağmen ayakta durmaya devam
Paylaşımında, “İçimin ışığı söndü, geri de gelmeyecek ama geri kalan ne varsa devam da edecek öyle ya da böyle…” ifadeleriyle, yaşadığı acının zorluklarını ve yaşamın devam etmesi gerektiğini vurguladı. Yıkıcı bir süreç olduğunu ve yara bere içinde ayakta kalmaya çalıştığını anlatan Türkü Akbayram, “Düşe kalka, yara bere içinde yeniden ayağa kalkıyoruz,” diyerek umudunu ve direncini gösterdi.