Nöbetçi Eczaneler
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün öncülüğünde, Hatay ilinin Suriye sınırındaki yaklaşık 13 bin hektarlık geniş alana yayılan Hatay Dağ Ceylanı Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nda, 2019 yılında hizmete açılan özel merkezde, Gazella gazella türünün korunması ve sayısının artırılması amacıyla kapsamlı çalışmalar yürütülüyor.
Merkez, ceylanların yaşam alanlarını sürekli izleyen ve koruyan bir ekip tarafından yönetiliyor. Ekipler, avlanma yasağı ve doğal yaşamın sürdürülebilmesi için farkındalık oluşturmak amacıyla çeşitli önleyici ve uyarıcı faaliyetler gerçekleştiriyor. Ayrıca, doğada doğum yapan ceylanlar, olası acil müdahale gerektiren durumlarda merkezimize getiriliyor ve burada veteriner ekipler gözetiminde tedavi ediliyor. Bu sayede, yavruların sağlıklı büyümesi ve hayata tutunması sağlanıyor.
Merkezde, salgın hastalık ve yaralanma gibi acil durumlara karşı ilk müdahaleler yapılıyor. Ayrıca, bakıma muhtaç yavru ceylanlar, özel beslenme programlarıyla, biberonla keçi ve inek sütü kullanılarak besleniyor. Böylece, yavruların hayatta kalma şansı artırılırken, bölgedeki nesli tükenmekte olan gazella gazella türü için önemli bir hayatta kalma ortamı oluşturuluyor. Hatay Dağ Ceylanı Üretim Merkezi, bu sayede popülasyonun sürdürülebilirliğine katkıda bulunuyor.
İstatistikler ve Artış
Hatay Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürü Nuri Akın, merkezde şu anda 51 dağ ceylanının koruma altında olduğunu belirtiyor. Akın, “Ekipler, Hatay Dağ Ceylanı Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nı sürekli kontrol ederek, acil müdahale gerektiren durumlarda hızla harekete geçiyor. Burada, annesini kaybedmiş, yaralanmış veya hasta olan ceylanlar rehabilite edilerek sağlıklı hale getiriliyor ve tekrar doğaya bırakılıyor. Merkez, adeta onların ‘hayat sigortası’ görevi görüyor” ifadelerini kullanıyor.
Akın, merkezdeki görevlilerin, annelerini kaybetmiş yavru ceylanlara keçi ve inek sütü vererek biberonla beslediklerini ve onların hayata tutunması için tüm imkanları seferber ettiklerini anlatıyor. Bu çalışmalar sayesinde, bölgedeki popülasyonun hızla arttığını ve nesli tehlike altında olan bu ince ve narin türün korunmasına büyük katkı sağlandığını vurguluyor.
Son envanter çalışmalarına göre, 2013 yılında sadece 235 olan dağ ceylanı sayısı, 2024 yılında yapılan güncel sayımlarda 1504’e yükselmiş durumda. Bu artış, merkezdeki yoğun çalışmaların ve koruma faaliyetlerinin başarılı sonuçlar verdiğinin göstergesi olarak görülüyor.