Toros Dağları’nda Kendiliğinden Yetişen Nadir Kuzağöbeği Mantarları
Toros Dağları’nın yüksek ve serin kesimlerinde doğal olarak yetişen, nadir bulunan ve halk arasında “kuzağöbeği” olarak adlandırılan bu özel mantar, bölge toplayıcılarının büyük heyecan ve tutku ile topladığı bir doğa hazinesidir. Mantar sezonu genellikle Nisan ayının ortalarından Mayıs ayı sonlarına kadar sürerken, yağışların yoğun olduğu dönemlerde en verimli zamanını yaşamaktadır. Bu özel mantarların bulunabileceği alanlar, yüksek rakımlı ve ormanlık bölgelerdeki dik yamaçlar ve çam ormanlarının içleridir. Yöre halkı, bu dönemde mantar toplamaya çıkarak hem geçimlerini sağlar hem de doğanın sunduğu bu nadir lezzetin tadını çıkarır.
Genellikle kahverengi tonlarında olan kuzağöbeği mantarları, farklı renk ve büyüklüklerde bulunabilir. İlk bakışta fark edilmesi güç olan bu mantarlar, tecrübe ve göz aşinalığı ile fark edilir hale gelir. Mantarların kökünden koparılmaması, yeniden tekrar yetişmesi açısından önemlidir. Bu nedenle, toplayıcılar genellikle bıçak veya kesici alet kullanarak mantarı kökünden ayırır ve çevreye zarar vermeden toplamaya özen gösterirler.
Toplayıcıların Tutkusunu Anlatan Röportajlar ve Sezonun Coşkusu
“Buraya geldik mi, her şeyi unutuyoruz” diyen toroslu toplayıcılar, sabahın erken saatlerinde, arkadaşlarıyla birlikte mantar toplamaya başlar. Hasan Ay, bölgenin en sevilen mantar türü olan kuzağöbeği sezonunun Toroslar’ın eteklerinde Nisan ayının ortalarında başladığını ve Mayıs ayı sonlarına kadar sürdüğünü anlatıyor. Ay, “Genellikle çam ve katran karışımı ağaçlık alanlarda, özellikle katranın yoğun olduğu bölgelerde mantar daha çok bulunur” diyerek bölgenin ekosistemine dikkat çekiyor.
Sezon boyunca toplanan mantarların büyük bir tutku ve heyecan kaynağı olduğunu dile getiren Ay, “Bizim için bu, bir yaşam biçimi. Buraya geldiğimizde tüm stresleri unutuyoruz. Sadece mantar ve doğa ile iç içeyiz. Bu duygu anlatılamaz, yaşanması gerekir” diyerek sevincini paylaşıyor.
Sezonun Sonlarına Yaklaşıldıkça Artan Arayış ve Değerli Mantarlar
Ay, “Bugün aç karnına topladık, topladıkça açlık ve stres geride kalıyor. Eğer bol bulunursa, köyümüzde bazı arkadaşlar da kuzağöbeği alıp satıyor. Kilosu genellikle 900 ile 1000 TL arasında değişiyor. Bu mantar, hem doğa için hem de ekonomik olarak önemli” diyor.
Toplayıcıların Duyguları ve Doğayla Bağları
“Mantar bulduğum anki duyguyu kelimelerle anlatamam” diyen Ay, “İşte o an tarifsiz bir sevinç, adeta küçük bir hazine keşfetmiş gibi oluyorum. Bu, benim için bir tutku ve yaşam enerjisi kaynağı. Burada bulunmak, stres ve sıkıntılardan arınmak demek” ifadelerini kullanıyor. Dört kişilik ekiple birlikte gelen Ay, “Her biri farklı bir görevde; biri mantarları buluyor, diğerleri ise toplamaya ve ayıklamaya yardımcı oluyor. Birimiz bir mantar bulduğunda, diğerleriyle birlikte hemen toplu halde arama yapıyoruz ve bazen 4-5 yeni mantar daha keşfediyoruz” diyerek ekip çalışmasının önemine vurgu yapıyor.