Türkiye’de İklim Kanun Teklifi ve Meclis Gündemi
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda, iktidar ve muhalefet arasında yoğun tartışmalara neden olan İklim Kanun Teklifi, kabul edilerek yasalaştı. AKP tarafından Nisan ayında sunulan bu teklif, ilk dört maddesiyle birlikte iklimle ilgili önemli düzenlemeleri içermektedir. Teklifte, İklim Adaleti, İklim Finansmanı, Net Sıfır Emisyon, Adil Geçiş, Birincil Piyasa, Karbon Kredisi, Denkleştirme, Emisyon Ticareti Sistemi (ETS), Gömülü Sera Gazı Emisyonları ve Gönüllü Karbon Piyasaları gibi 39 temel terim detaylandırılarak tanımlanıyor.
Eleştirmenler ve sivil toplum kuruluşları, bu düzenlemenin doğa katliamına yasal dayanaklar hazırladığı konusunda uyarılarda bulunuyor. Kanun, sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğine uyum faaliyetlerinin planlanması, uygulanması ve izlenmesine ilişkin kapsamlı bir çerçeve oluşturuyor. Ayrıca, kamu kurumları ve vatandaşlar, bu düzenlemelere uyum sağlamak ve uygulamaları denetlemekle yükümlü olacaklar.
İklim Değişikliğiyle Mücadelede Kurumsal Yapılanma
Türkiye’nin ilk İklim Kanunu kapsamında, İklim Değişikliği Başkanlığı kuruluyor ve bu kurumun görevleri şu şekilde belirleniyor:
- Kurumlar arası koordinasyonu sağlamak,
- İklim politikaları ve standartlarını belirlemek,
- İklim değişikliğiyle ilgili gelişmeleri izlemek,
- Karbon fiyatlandırma mekanizmalarını düzenlemek.
Veri Toplama ve Paylaşım Süreçleri
Başkanlık, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu hükümleri saklı kalmak şartıyla, gerekli gördüğü bilgi, belge ve veriyi kamu kurum ve kuruluşlarından ve gerçek/tüzel kişilerden doğrudan talep edebilecek. Talepte bulunanlar, istenilen süre içerisinde bu bilgileri ücretsiz olarak paylaşmak zorunda kalacak. Ayrıca, Başkanlık, ulusal coğrafi bilgi platformundan yararlanarak ihtiyaç duyduğu verileri temin edecek ve bu verileri paylaşım amacıyla ilgili kurumlara aktaracak. Bu süreçte, milli güvenlik ve savunma ile ilgili verilerin paylaşımında özel usul ve esaslar belirlenecek.
Para Cezaları ve Uygulama Şartları
Kanun kapsamında, ozon tabakasını incelten maddelerin kullanımı, ithalatı, ticareti ve piyasaya arzı gibi faaliyetlerde bulunanlara çeşitli para cezaları öngörülüyor. Buna göre:
- İlgili mevzuata aykırı hareket edenlere 2,5 milyon lira,
- Ozon tabakasını incelten maddeleri içeren ürün veya ekipmanlara bakım ve servis hizmeti verenlere 250 bin lira,
- Etiketleme kurallarına uymayanlara 120 bin lira idari para cezası verilecek.
Ayrıca, Türkiye Gümrük Bölgesi’nde ithal edilen mallar için Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) kurulması planlanıyor. Raporlama, kapsam ve usuller, ilgili bakanlıklar ve Ticaret Bakanlığı tarafından ortaklaşa belirlenecek.
Siyasi Eleştiriler ve Muhalefetin Görüşleri
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM’de yaptığı açıklamada, “Ülkemizde bu tarz yasalar, birkaç şirketin çıkarlarını koruma ve rant sağlama amacıyla hazırlanmaktadır. 86 milyon vatandaş bu yasaların olası olumsuz etkilerinden habersiz, sadece birkaç şirketin çıkarlarını gözetiyor” ifadelerini kullandı. Ayrıca, bu yasayla hükümetin bölgeyi madene açmayı planladığını ve ağaçların kesileceği endişesini dile getirdi.
Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun ise, iklim rantı oluşturma çabasıyla karbon satışına dayalı bir sistemin kurulmak istendiğini belirterek, “AKP, doğayı değil, sadece katletmeyi hedefliyor” şeklinde eleştirilerde bulundu.
Eleştiriler ve Yabancı Şirketlere Destek
Yeni Yol Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, yasa tasarısına ilişkin, “Bu yasa, emperyalist güçlerin ve küresel şirketlerin taleplerini yerine getirmeye hizmet ediyor. Çiftçiyi, sanayiciyi ve üreticiyi daha fazla baskı altına alacak” diyerek, yasa ile yerli üreticilerin ve doğanın zarar göreceğini savundu. Ayrıca, bu düzenlemenin küresel şirketlere destek amacı taşıdığını ileri sürdü.