Texas Üniversitesi’nden Elizabeth Klingbeil, kuşkonmazın inülin adı verilen bir tür prebiyotik lif içerdiğini söylüyor. Mide inülini parçalayamadığı için sindirilmeden bağırsaklarınıza geçer ve oraya ulaştığında, inülin bağırsak mikrobiyomunu oluşturan iyi bakterileri beslemeye yardımcı olur. Klingbeil, bu iyi bakterilerin kuşkonmaz ve diğer lif açısından zengin gıdalardaki inülinden beslendiklerinde, bağırsaklardaki enflamasyonu önlemede rol oynayan bileşikler ürettiklerini vurguluyor. Zamanla, aşırı enflamasyon kolon kanseri de dahil olmak üzere kronik gastrointestinal hastalık riskinizi artırabilir.
Kuşkonmaz ayrıca iyi bir K vitamini kaynağıdır. Altı kuşkonmaz yaklaşık 40 mikrogram K vitamini içerir – günlük önerilen 90 ila 120 mikrogram için saygın bir başlangıç. Arizona Üniversitesi Sarver Kalp Merkezi’nde diyetisyen ve diyabet eğitimcisi olan Vanessa da Silva, bir yerinizi kestiğinizde, bazı proteinlerin kanamayı durdurmak için kanınızın pıhtılaşmasına yardımcı olduğunu söylüyor. Pıhtılaşma faktörleri olarak adlandırılan bu proteinlerin çalışması için K vitaminine ihtiyaçları vardır.
Kuşkonmazın vitamin ve minerallerini en üst düzeye çıkarmak istiyorsanız, en iyisi buharda pişirmek veya kızartmaktır. Çünkü kuşkonmazın besinlerini oluşturan kimyasal yapıları “sıkıca katlanmış” haldedir. Pişirmeden kaynaklanan ısı bu kıvrımları gevşetebilir, böylece vücut bileşikleri kolayca kullanabilir. Uzmanlar genellikle kuşkonmazın kaynatılmasını önermiyor, çünkü bazı vitaminler suya sızabilir.