Nöbetçi Eczaneler
24 yaşındaki Winters 28 Ocak’tan bu yana Beyaz Saray muhabirliği yapıyor. Bannon’ın “Savaş Odası” pod-cast’i için haber hazırlıyor ki bu podcast’in dinleyicileri arasında Cumhuriyetçi tabanın büyük bir bölümü, üst düzey yetkililer ve Başkan da var. Winters, muhafazakar yayın organlarından gelip son aylarda Beyaz Saray’ın James S. Brady Basın Brifing Odası’ndaki yer bulma yarışında öne çıkan bir grup gazeteciden biri.
Bir yandan da Beyaz Saray Basın Sekreteri Karoline Leavitt, köklü medya kuruluşlarını “yalan haber” yaymakla suçluyor.
Beyaz Saray Muhabirleri Derneği, yeni yönetimin basına yönelik tutumunu eleştirerek bağımsız haberciliği engellediğini ve Trump’ın gündemini destekleyenlere öncelik verdiğini söylüyor. Ancak geleneksel olmayan yayın organlarının yükselişi, bazı diğer gazetecilerin işine geldi. Bu grupta Winters’ın yanı sıra Batı Breitbart News ve komplocu MyPillow satıcısı Mike Lindell tarafından kurulan Lindell TV’yi temsil eden gazeteciler de var.
Popülist milliyetçi
Winters, Bannon’ın Kongre Binası yakınlarındaki evinin bodrum katındaki stüdyosunda, patronunun yanında oturmadığı zamanlarda, “Savaş Odası” takipçilerine Demokratları ve bazen de muhabir arkadaşlarını aşağılayan monologlar sunuyor.
Kendisini Bannon gibi “popülist bir milliyetçi” olarak tanımlıyor. Nefret ettiği Cumhuriyetçi sayısı hayranlık duyduklarından fazla. Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson gibi parti liderlerine sık sık saldırıyor, Trump’ı destekliyor.
Doktor bir babanın kızı olan Winters Santa Monica, Kaliforniya’da büyümüş. Los Angeles’ta elit bir hazırlık okulu olan Harvard-Westlake’e gitmiş. 2016 seçim kampanyası başlayana kadar nispeten apolitikmiş.
Chicago Üniversitesi’ni kazandığını öğrendikten sonra derslere girmeyi neredeyse bırakmış. Lise mezuniyet gününü kaçırmış çünkü o dönem “War Room” programının sunucusu olan Kassam’ın stajyeri olarak çalışmak için üzere Washington’a uçmuş. Üniversitenin ilk yılında “War Room”un kadrolu yazarı oldu.
Derslere girmek yerine sık sık Washington’a gidip geliyordu. “Üniversiteden en iyi arkadaşım Steve’di” diyor. Covid-19 tüm dünyaya yayılırken, ilk kez kamera karşısına geçti.
Haberci değil
Winters bir Beyaz Saray muhabiri olabilir ama onun işi Trump’ın çığ gibi büyüyen icraatlarını haberleştirmek değil, ister Demokrat politikacılar, ister liberal örgütler ya da büyük haber kuruluşları olsun, “muhalif güçler” olarak nitelendirdiği kişiler hakkında haber ve yorum yapmak.
The Guardian’ın Beyaz Saray muhabiri Hugo Lowell, Winters’ın diğer muhabirlerden farklı olduğunu çünkü “kendi siyasi görüşlerini açıkça dile getirdiğini ve bunları haberlerine yansıttığını” söylüyor.
Lowell, “Ama televizyonda iyi” diye ekliyor: “Trump’ın tabanında bir izleyici kitlesi oluşturdu ve bu da parçalanmış bir medya ekosisteminde bir dereceye kadar etki anlamına geliyor.”
Baskın erkek istiyor
Winters ise Beyaz Saray basın odasını liseye benzetiyor.
Winters’ın statüsü, Ulusal Basın Kulübü’nün üyeliğini reddetmesiyle teyit edilmiş oldu. 1908’de kurulan ve yaklaşık 2 bin 500 üyesi bulunan kuruluşun bir sözcüsü Winters’ın başvurusunun reddedilmesiyle ilgili olarak şöyle diyor: “Kararlarımız, savunduğumuz gazetecilik standartlarına uygun olarak alınır. İlgili herkese duyduğumuz saygıdan dolayı bireysel başvurular hakkında kamuoyu önünde yorum yapmıyoruz.”
Hayatında sadece iki kez içki içtiğini, hiç uyuşturucu kullanmadığını söylüyor. Ayrıca büyümekte olan bir yaşam tarzı markası var. Satışa sunduğu ürünler arasında, önünde “Sınırdan daha güvensiz” yazan bir askılı tişört, “Biraz komplocu” yazan bir çanta var.
Giderek büyüyen Z kuşağı gibi o da “uygulama karşıtı”, yani flört uygulamaları kullanmıyor. Bir gün “itaatkar” olabileceği bir erkekle yuva kurmak istediğini söylüyor.