Göz Kapağı Estetiği ve Yaşlanma ile Genetik Faktörler
Göz kapağı estetiği, yüz estetiği alanında sıkça tercih edilen ve her yaş grubundan bireyin ihtiyaç duyabileceği karmaşık bir işlemdir. Prof. Dr. Didem Serin, bu konuda yaptığı açıklamalarda, estetiğin temel amacının yaşlanmanın ve genetik faktörlerin göz çevresine verdiği zararı azaltmak olduğunu belirtti. “Yaşlanma süreci veya kalıtsal özellikler nedeniyle göz kapaklarında oluşan sarkma ve yoğunluk kaybını yeniden şekillendirerek, hastalarımıza daha genç ve dinamik bir görünüm kazandırıyoruz” dedi.
Genç yaşta da doğuştan gelen sarkmalar veya torbalanmalar nedeniyle göz kapaklarında estetik müdahaleye ihtiyaç duyan hastaların olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Serin, her hastanın durumunun farklı olduğunu ve uygulanacak yöntemin buna göre planlanması gerektiğini söyledi. “Herkese aynı operasyonu uygulamak doğru değildir. Kapak düşüklüğü, fazla dokuların varlığı veya gevşeklik gibi detayları titizlikle değerlendiriyoruz” diye ekledi.
Operasyon Planlaması ve Özel Değerlendirmeler
Her hastanın göz yapısı ve ihtiyaçlarının farklı olduğunu belirten Serin, operasyon öncesinde detaylı bir analiz yapmanın önemine değindi. “Kapak düşüklüğü mü bulunuyor, yoksa sadece cilt sarkması mı söz konusu? Alt göz kapaklarındaki torbalanma veya gevşeklik gibi sorunlar nasıl bir tedavi gerektiriyor? Bu detaylar bizim için çok önemli” şeklinde konuştu. Bu değerlendirmeler ışığında kişiye özel planlamalar yapıldığını ve estetik sonuçların doğal ve yüz uyumuna uygun olması amaçlandığını sözlerine ekledi.
İz ve İyileşme Süreci Hakkında Endişeleri Giderecek Bilgiler
Göz estetiği ameliyatlarının genellikle iz bırakmadığını ve hızlı iyileşme sağladığını vurgulayan Prof. Dr. Serin, “Göz kapağı bölgesinde iyi kan dolaşımı sayesinde iyileşme süreci oldukça kısa ve konforludur. Elbette ki, her cerrahi müdahalede olduğu gibi, nadiren de olsa iz kalabilir. Ancak, çoğu hastamızda izler minimal seviyededir ve doğal görünüm korunur” dedi.
Ayrıca, hastaların operasyon sonrası bakım ve dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında bilgilendirildiğini ve bu sayede iyileşme sürecinin daha sorunsuz geçtiğini belirtti. Bu detaylar sayesinde hastalar, estetik operasyonlar sonrası kendilerini güvende hissediyor ve sonuçlardan memnun kalıyorlar.