Ünlü Yönetmen Fatih Akın’ın Türkiye Hakkındaki Endişeleri
Hamburg doğumlu, uluslararası üne sahip yönetmen Fatih Akın, Türkiye’ye giderse tutuklanma korkusu taşıdığını açıkça dile getirdi. Yeni filmi “Amrun”un Cannes Film Festivali’nde yapılan dünya prömiyerinin ardından Fransız haber ajansı AFPye verdiği röportajda, Türkiye kökenli Alman yönetmen, menajeri Ayşe Barım’ın tutukluluğuna değindi ve durumu eleştirdi.
Akın, Barım’ı “tamamen apolitik ve masum” biri olarak tanımladı ve onun aktivist olmadığını, sadece bir menajer ve yetenek ajansı sahibi olduğunu vurguladı. 51 yaşındaki yönetmen, “Tanrı aşkına o bir menajer, neoliberal bir kapitalist” diyerek, Türkiye’ye gitmekten çekindiğini ve bu riski almak istemediğini belirtti. Ayrıca, hakkında resmî bir yakalama kararı olmadığını söyledi, fakat yine de bu konuda kesin emin olmadığını da ekledi. Akın, Türkiye’nin artık “mafyalar tarafından yönetildiğini” ve her şeyin mümkün olabileceğini ifade etti.
Yönetmen, “Oraya gitmesem daha iyi, bu riski almak istemiyorum” diyerek, mevcut durumu ve endişelerini dile getirdi. Türkiye’deki bazı siyasetçilerin iktidarda kalmak için savaş çıkarmaktan çekinmediğini ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da bu kişilerden biri olduğunu belirtti. Akın, Türkiye’de savcıların kendisini ve Erdoğan’ı devirmeye çalışmakla suçlayabileceği endişesini taşıdığını söyledi.
Barım ve Gezi Olaylarıyla İlgili Suçlamalar
Türkiye’de birçok ünlü sanatçının menajeri olan Ayşe Barım, 12 yıl önceki Gezi Parkı eylemlerinde “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” etmekle suçlanıyor. Şirketine bağlı oyuncuları Gezi eylemlerine katılmaya zorladığı iddia edilen Barım, 28 Ocak’tan beri tutuklu bulunuyor ve hakkında 30 yıla kadar hapis istemiyle ilk duruşması 7 Temmuz’da yapılacak.
“O görüşmeler benim filmim yüzündendi”
Gezi Parkı davasından hüküm giyen ve tutuklu bulunan Osman Kavala ile Ayşe Barım arasındaki görüşmeler, Barım’ın aleyhine kanıt olarak gösteriliyor. Akın, bu görüşmelerin kendisi nedeniyle yapıldığını ve “Barım ve Kavala’nın bu görüşmeleri içerdiğini” söyledi. Akın, “O 39 telefon görüşmesi benim filmim yüzündendi. Çünkü Kavala kısmen finansmanı sağladı ve o (Ayşe Barım) benim menajerim. Bu yüzden konuştular ve şimdi ikisi de hapiste, bağlantı noktası benim” ifadelerini kullandı.
Barım, savcılık sorgusunda, Kavala ile irtibatının yönetmen Fatih Akın’ın 2013 yapımı “Kesik” filmiyle ilgili olduğunu belirtti. Sorgusunda, “Filmin galası Nişantaşı Citys’te, after party’si ise Osman Kavala’ya ait Cezayir isimli iş merkezinde yapıldı. Osman Kavala ile irtibatım bundan ibarettir. Binanın kullanımıyla ilgili görüşmeler… O tarihten önce ve sonra Kavala ile iletişimim yoktur. Bu görüşmeler Gezi olaylarından yaklaşık bir yıl sonra, film üzerine olmuştur” şeklinde ifade verdi.
DW ve AFP kaynaklarına göre, bu gelişmeler Türkiye’deki hukuk ve siyasi ortamın gerginliğini göstermektedir. Akın, durumu dikkatle takip ettiğini ve Türkiye’ye gitmenin kendisi için riskli olduğunu belirtti.